30 Haziran 2014 Pazartesi

BP Türkiye'de Bu Sene Pompacılar ve Mustafa Sandal Başrolde!

BP Türkiye, 30 Haziran günü (bugün) İstabul'da düzenlediği toplatıda önümüzdeki bir yıllık dönem stratejilerini açıkladı. Ayrıca, Mustafa Sandal'ın rol aldığı "The Pompacı" serisinin BP Otogaz için çekilen yeni reklam filminin ön gösterimi yapıldı.  
BP Türkiye
BP Türkiye Akaryakıt Genel Müdürü Martin Thomsen, yeni görevindeki ilk basın toplantısına Türkiye'nin ne kadar misafirperver ve yaşamak için mükemmel bir yer olduğunu söyleyerek başladı. BP'nin iyi hizmet stratejisi ve müşteri memnuniyetini artırmak için önemli olan kalemlerinden bahsederek konuşmasına devam etti. Toyota ve Teknosa gibi şirketlerle yapılan ortaklıkların (sadakat-puan kartları) dışında, müşterilerle doğrudan iletişim halinde olan pompacıların öneminin oldukça yüksek olduğunu dile getirdi. Bu yüzden, BP'nin bu sene yapacağı pazarlama çalışmalarının pompacılar merkeze alınarak geliştirildiğini aktardı. 

Martin Thomsen'dan sonra söz alan BP Türkiye Akaryakıt Pazarlama Müdürü Deniz Güloğlu ise, geçen seneki büyüme miktarının son 10 yılın en yüksek değeri olduğundan bahsetti. Türkiye'deki her 10 araçtan 4'ünün LPG'li olduğunu, bu yüzden bu sene pazarlama çalışmalarında ilk defa BP Otogaz'ı öne çıkaracaklarını söyledi. Ardından, "The Pompacı" serisinin yeni reklamının, BP Otogaz reklam filminin, ön gösterimi gerçekleştirildi.
BP Türkiye
BP'nin eğlenceli bir single havasındaki reklam filmini aşağıdan seyretmeyi unutmayın. BP Türkiye ekibi de zaten film için "bu yılın hit parçası" tanımını yapıyor :) Yeni BP Otogaz reklamının ise, TV ve internet ortamında önümüzdeki günlerde paylaşılacağının bilgisini vereyim. 
Bu arada merak edenler için, pompacı reklamlarında, oyuncuların dışında isteyen gerçek BP pompacıları da rol almış. 

27 Haziran 2014 Cuma

#BloggerStajda - Toyota Türkiye'den Kısa Hikayeler

Mazdalı Çocuk

Stajımın ikinci günü Mazda 6 test aracını öğlen teslim alıp Kartal'daki ofise geri dönerken, ofis yolunun ne kadar karmaşık olabileceğini bir kez daha keşfettim. "Bir kez daha" diyorum, çünkü daha önce Yaris Hybrid test aracını teslim ederken de Kartal'ın ara sokaklarında kaybolmuşluğum var. Neyse ki bu sefer önüme mavi Priuslardan biri çıktı da kaybolma sürem daha fazla uzamandan onun peşine takılıp ofise ulaşabildim. Bu arada, mavi Prius'lar Toyota'da müdür pozisyonunda olan çalışanlara veriliyor. Bildiğiniz gibi 1.8litrelik motoruyla maalesef yüksek vergi dilimine takıldığı için Türkiye'de Prius neredeyse hiç satmadı. Olur da İstanbul sokaklarında bir Prius görürseniz bilin ki o büyük ihtimalle bir Toyota Türkiye müdürüne ait... 

Transparan Çalışma Ortamı ve "Partici" Diyenler :)
Toyota Türkiye'de açık ofis sistemi mevcut. Yani, koltğundan kafanı biraz yukarı uzattığında tüm ofisi ve çalışanları görebiliyorsun. Bu da benim çok kolay bir şekilde diğer departmanlara deyim yerindeyse kolyalıkla salça olmamı sağlıyor :)

"Öğle Arasında Hadi Bi' Masa Tenisi Atalım"cılar

Toyota'daki stajımın bana kattıklarından biri (en azından ilk zamanlar) ekstra kilo oldu :) Çay kahve almaya her gidişimde, normalde hiç tüketmememe rağmen ister istemez abur cuburlardan da yedim. Üstüne çalışanların "çikolatalı abur cubur kapma savaşı"na da dahil olunca, içten içe kilo aldığımı hissettim. 
Ofisin en değerli abur cuburları çikolatalı olanlar. Gün içerisinde mutfağa gelmesiyle bitmesi bir oluyor :)
Neyse ki bu durum uzun sürmedi. Motivasyonumu tekrar sağlayıp, normal zamandaki gibi şağlıklı bir beslenme düzenine geçip spora başladım. Geçtiğimiz haftadan beri pazartesi-çarş-cuma ofise bir buçuk saat erken gelip sabah sporumu yapıyorum. Salı-perşembe ise, 1 saatlik öğle arasında yemek yemeden önce yarım saat koşuyorum. Tüm bu düzeni sağlamamda spor salonunun iki kat aşağıda olmasının etkisi yadsınamaz bir gerçek :) 
Öğle aralarını koşarak yada masa tenisi oynayarak geçirmek için spor salonu iyi bir alternatif.
Bir şirketin, çalışanlarına spor salonu imkanı sunması bence büyük ayrıcalık. Evet, salon son derece mütevazi olsa da ne yazık ki yaklaşık 150 kişinin çalıştığı Toyota Türkiye'de spor salonunu masa tenisi oynamak için kullanılıyor. 

Kendime not: Ya spor salonu olan bir çalışma ortamında iş bul, yada ofisin bir şekilde mesai saatinden önce yada sonra spor salonuna yorulmadan gidilebilecek yakınlıkta olsun. Yoksa, göbekli çalışan kabusu gerçek olur ;)

#BloggerStajda yazı dizisinin diğer yazılarına ulaşmak için buraya tıklayın.

Hidrojenli Toyota Fuel Cell Sedan: Çevreci Otomobilde Tek Çözüm Yolu Elektrik Değil!

Toyota Fuel Cell Sedan
Çevre dostu veya sıfır emisyonlu otomobiller dendiğinde son 10 yıldır hemen herkesin aklı ya elektrik destekli (hibrit) yada tamamen elektrikli otomobillere gidiyor. Toyota, geçtiğimiz gün Tokyo'da düzenlenen medya etkinliğinde, yakında satışına başlayacağını açıkladığı ve seri üretim versiyonunun dış tasarımını paylaştığı Fuel Cell Sedan ile tek alternatifin bu iki seçenek olmadığını kanıtlamak istiyor. 
Toyota Fuel Cell Sedan

FCV sedan, Toyota'nın başarılı satış rakamlarına ulaşan Prius ve diğer hibrit modellerinin kullandığı "Hybrid Snergy Drive" teknolojisinin bir benzerini kullanıyor. Hibrit sistemden farklı olarak "Fuel Cell" teknolojisinde, benzinli motorun yerini hidrojen yakıt tankı alıyor. Bir başka deyişle, otomobil yine elektrik enerjisiyle hareket ediyor, ama elektrik enerjisini hazır olarak duvardaki prizden almak yerine hidrojeni oksijen ile reaksiyona sokup, reaksiyon sonucu kendi elektriğini kendisi üretiyor. Hidrojen dolumu, özel hidrojen dolum istasyonlarından yapılıyor, ve yaklaşık 3 dakikada standart fosil yakıtlı otomobillerle benzer bir menzil sunacak kadar hidrojen dolumu yapılabiliyor.  
Toyota Fuel Cell Sedan

26 Haziran 2014 Perşembe

GTi'ın 30. Yılına Özel Versiyon: "Peugeot 208 GTi 30th"

Peugeot'nun en arzulanan modellerinden biri olan GTi'ın 30. yılı, özel bir modelle kutlanıyor. Goodwood Hız Festivali'nde(27-29 Haziran) sergilenecek olan ve 208 GTi 30th ismi verilen model, Pegueot'ya göre bu zamana kadar üretilen en radikal GTi modeli olma özelliğini taşıyor. 

Peugeot 208 GTi 30th
Peugeot'nun "en radikal GTi" söylemini, öncelikle dış tasarımda görmek mümkün. 208 GTi 30. yıl versiyonu versiyonu, mat siyah ve parlak kırmızı çift renkli gövdesi ve iki rengi ayıran keskin çizgisiyle, dikkatleri ilk başta üzerine çekiyor. Ön yarıdaki mat siyah rengin havasını bozmamak adına, standart 208 GTi'daki parlak krom renkli yan cam çerçevesi ile; ayna kapakları, ön ızgara ve ön sis farlarındaki krom detaylar, yerini mat siyah renkli malzemeye bırakmış. Yeni 18 inçlik jantlar da mat siyah renkli. (Standart modelde 17 inçlik jantlar mevcut.) Ayrıca, C sütununda "208 GTi 30th" yazısı unutulmamış.


Otomobilin sahipleri, iç mekanda da kırmızı-siyah detaylarla karşılaşacak. Henüz fotoğrafları yayınlanmayan iç mekandaki bir başka yenilik ise, alakantra koltuk döşemesi.
Peugeot 208 GTi 30th

23 Haziran 2014 Pazartesi

#BloggerStajda - Toyota Sakarya Fabrikası Gezisi

Toyota Sakarya Fabrikası
Staj süremi yarıladığım geçtiğimiz Cuma günü, Toyota Türkiye bayi eğitim programı çeçevesinde Türkiye'deki bazı Toyota bayileri için düzenlenen Toyota Sakarya Fabrikası gezisine katılma imkanı buldum. Otomasyonun üst seviyede olduğu fabrikaya dair ilk izlenimlerim, iş güvenliği ve insana saygı konularına gerçekten önem verildiği yönünde.
Toyota Sakarya Fabrikası
Bugüne kadar Türkiye'de iki otomobil fabrikası (Hyundai Assan İzmit ve Honda Türkiye Gebze fabrikaları) gezdiğim için Sakarya'daki Toyota fabrikası hakkında daha sağlıklı yorumlamalar yapabiliyorum. Bu gezi sayesinde, kuru kuru üretim hattını gezmekle kalmadım; fabrikadaki bu farklılığın temel sebebi olan Toyota'nın kendine özgü yaklaşımı Toyota Way'i ve Kaizen İlkeleri'ni daha çarpıcı bir şekilde birebir görme imkanım oldu. Bu noktada, Toyota Sakarya fabrikasının ilk baştan daha farklı hissettirdiğini itiraf etmem gerekir.
Toyota Sakarya Fabrikası
Fabrika gezisi, bir klasik olan, toplantı salonunda fabrikanın tanıtım filmini izleyerek başladı. Daha sonra aşağıdaki resimde de görebileceğiniz, AVM'lerde küçük çocukları eğlendiren tırtıl trenlerin dedesi olarak adlandırabileceğim mini bir trenle, üretim bandına doğru yola çıktık. 
Toyota Sakarya Fabrikası
Fabrika turunu dağınık bir şekilde yürüyerek değil de bir arada tek tren içinde yapmamız, daha önceden kaydedilmiş bir ses kaydının üretimin ilgili yerlerinde kulaklıklarımızdan anlatıma başlaması gibi ayrıntılar, fabrikada tüm seviyelerdeki tüm işlemlerin bir standart dahilinde yapıldığını daha ilk baştan hissettirdi. (Standartlaştırma, Toyota Way'in temelini oluşturuyor.) 

19 Haziran 2014 Perşembe

#BloggerStajda - Neden Toyota Türkiye?

Akselerasyon'da yeni bir yazı dizisi başlıyor! İsmi, #BloggerStajda. Adından da tahmin edebileceğiniz üzere, bu başlık altında sadece staj maceralarım yer alacak. Akselerasyon otomobil bloguydu, ne oldu otomobil içeriğinden sapıyor musun demeyin; çünkü otomotiv sektöründe ilerletmeyi uzun bir süre önce kesinleştirdiğim kariyerim öncesi, stajlarımı da yine otomotiv ve ilgili sektörlerinde gerçekleştirmeyi planlıyorum. Yani, farklı bir persfektiften bakarak bu başlık altından da otomobil odaklı konuşmaya devam... İlk resmi staj durağım ise, Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş.

Öncelikle mevcut pozisyonlarımı hatırlatayım. Bu aralar, 3'ü 1 arada kıvamındayım :) Aynı zamanda, hem Akselerasyon'da otomobil bloggerı, hem Toyota Türkiye'de Kurumsal İletişim stajyeri, hem de Yeditepe Üniversitesi'nde Endüstri Müh. öğrencisi 2. sınıf öğrencisiyim. 
Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş.
Peki, Neden Toyota Türkiye?

Bu yaz aslında bir PR ajansında staj yapmaya karar vermiştim, çünkü "Kurumsal İletişim'in mutfağı PR ajanslarıdır" demişti birkaç kurumsal iletişimci abim. Ben de Akselerasyon vesilesiyle iletişimde olduğum bir PR ajansıyla staj üzerine görüşmeye gittim. Ajansın stajyer takvimi yaz ayları için dolu olduğundan dolayı onlarla Eylül ayı için anlaştık. Hal böyle olunca, bir sonraki yaz için planladığım Otomotiv Sektörü Kurumsal İletişim stajımı son dakikada bu sene yapmak üzere revize ettim.


İK Departmanları işe alım veya staj mülakatlarında ince eleyip sık dokuduğu kadar ben de başvuru öncesinde, hangi otomobil markasının kurum kültürü açısından bana en uygun olduğunu öğrenmek için hummalı bir araştırma yürüttüm :) Buradaki asıl amacım, şirketin büyüklüğünü vs. öğrenmek değil, kendimi en mutlu hissedeceğim şirketi doğru öngörmekti.

Akselerasyon'un ilk lansman davetinin Toyota'dan gelmesi (Auris Touring Sports lansmanı), Toyota dendiği zaman benim için son derece önemli olan insana saygı ve çevrecilik ampüllerinin aklımda ışık saçması, ve başta Amerikan otomotiv devleri olmak üzere iş dünyasının geniş bir bölümünü etkileyen ve Toyota'nın kendi bünyesinde de tüm üretim ve yönetim katlarında uyguladığı Kaizen Felsefesi, Toyota'yı diğer firmalara kıyasla kendime daha yakın hissetmeme sebep oldu. Bu doğrultuda sadece tek bir yere başvuru yapıp emin adımlarla, Toyota Türkiye ile iletişime geçtim.

Sıra sıra Toyotalar..
Toyota İyi Güzel, ama Niye Kurumsal İletişim Departmanı?

Kariyerimi otomobil sektörü içerisinde ilerletmek istediğimden emin olsam bile ilk başlarda hangi departmanın bana en uygun olduğunu kestiremiyordum. "Endüstri Mühendisi her işi yapar" gerçeği de sağolsun, karar verme sürecim pek kolay olmadı. 


Bu arada, otomobil markalarının Kurumsal İletişim Departmanları'yla ilişkim 2013 sonunda basın bülteni gönderilerinin başlamasıyla başlamıştı
Ocak 2014'te Akselerasyon için ilk lansman davetini almam ve Nisan 2014 sonunda da markalardan test araçları temin etmeye başlamamla hızlandı. Bu iletişim sürecinde Kurumsal İletişim Departmanları'nın, çalıştıkları PR ajanslarıyla birlikte üstesinden geldikleri lansman toplantıları, basın bültenleri gibi organize etme kısmının eğlenceli bulabileceğimi düşündüğüm işlerin içinde bulundum haliyle. Bir süre sonra sadece uzaktan katılımcı olarak kalmak olmaz içine girmek lazım dedim, ve ilk staj için oyumu Kurumsal İletişim'den yana kullandım :)
Toyota Prius lansmanında değilim, Toyota Türkiye'de stajdayım :) #BloggerStajda
Sonuçta, Akselerasyon ile "basın, medya" koltuğundayken, şimdi Kurumsal İletişim stajyeri olarak "otomobil markası, üretici" koltuğunda da oturmayı deneyimliyorum. Bu iki koltuğa aynı anda oturuyor olmam, hem işleri daha kolay kavramamı sağlıyor hem de sabah hazırlanmasına destek olduğum basın bülteninin akşam blog email adresime geri dönmesi gibi garip ve eğlenceli durumlar yaratıyor :) 
Sabah ofiste hazırlanmasına destek olduğum basın bülteninin akşam blog email adresime geri dönmesi gibi ilginç ve eğlenceli durumlar olmuyor değil :)
#BloggerStajda yazı dizisinin diğer yazılarına ulaşmak için buraya tıklayın.

--İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılar--

#BloggerStajda - Mercedes-Benz Türk'te Staj. Zorlu ve Öğretici Bir Okul. 

(Pazarlama İletişimi ve Dijital Pazarlama Departmanı Stajı)


(Kurumsal İletişim Departmanı Stajı)

(İletişim Ajansı Stajı)

16 Haziran 2014 Pazartesi

Babalar İçin; Peugeot 5008

Babalar İçin; Peugeot 5008
Dün Babalar Günü'ydü, o yüzden bu haftanın test yazısı, aile babalarına özel bir modele ait olsun istedim. Makyajlı Peugeot 5008, bu modellerden biriydi ve Akselerasyon'un bu haftaki test yazısının baş kahramanı oldu. 5008 için hem onun detaylarını ortaya çıkaran hem de Babalar Günü kutlama mesajını içeren kısa ve eğlenceli bir tanıtım videosu çektik. Buyrun, hemen aşağıda dönsün videomuz...
Dış Mekan
Peugeot 5008
Peugeot, 2009 yılından beri yollarda olan MPV modeli 5008'i makyajladığında takvimler 2014 başını gösteriyordu. Çok kapsamlı sayılamayacak makyaj operasyonu sonucu otomobilin yüzünde tasarım yenilikler yapıldı. Burada artık yeni ızgara ve tampon ile güncel Peugeot ailesinden tanıdık yeni far tasarımını görmek mümkün. Göze çekilen kalem gibi duran LED gündüz farları da yeni ön far grubu içerisindeki yerini almış. Makyaj sonrası 5008'in dış görünüşü ile ilgili yapılabilecek en iyi yorum, artık daha alımlı gözüktüğü yönünde.
Peugeot 5008

Elon Musk: "Bütün Patentlerimiz Size Aittir!"

Elon Musk, Tesla Motors CEO
Apple, Samsung, ve Google üçlüsünün patent savaşlarıyla birbirini yediği bir dönemde bir üretici çıkıyor ve tüm rakiplerine diyor ki, "Elimizdeki tüm patentleri Dünya'yı daha iyi bir hale dönüştürmek ve elektrikli otomobil endüstrisine güç vermek için kulllanabilirsiniz." Doğru tahmin ettiniz, bunu söyleyebilecek en muhtemel üretici, bugünün en radikal ve inovatif ürünlerinden birini, tamamen elektrikli otomobilleri, üreten Tesla Motors'dan başkası değil! 

Tesla Motors CEO'su Elon Musk, Tesla Motors'un elektrik teknolojisi ile ilgili sahip olduğu tüm patentleri, iyi niyetle, elektrikli otomobil teknolojisini geliştirmek üzere kullanacaklara herhangi bir hukuksal bir zorluk çıkarmayacaklarını açıkladı.
Nikola Tesla'nın elektrik motoruyla ilgili patenti. 
Musk bu kararlarının arkasındaki sebebi, The Tesla Blog'da "All Our Patent Are Belong To You" (Tüm patentlerimiz size aittir) başlıklı bir yazı kaleme alarak duyurdu:
İlk başlarda Tesla Motors'da, büyük otomotiv devlerinin teknolojimizi kopyalayıp kendi seri üretim methodları ile satış ve pazarlama ağlarını kullanarak bizi alt edeceklerini düşündük. Bu yüzden patent alma zorunluluğu hissettik. Daha fazla yanılamazdık, talihsiz gerçek bizim düşündüğümüzün tam tersi şekilde gelişti; otomotiv devlerinin elektrikli otomobil projeleri çok düşük ölçeklerde geliştirildi, tüm satışların %1'inden çok daha azı kadar. En iyi ihtimalle, büyük otomotiv firmaları elektrikli otomobillerini düşük menzile sahip olarak ve düşük adetlerde üretti. Bazıları ise, 0 emisyonlu araç işine hiç girişmedi bile. 

15 Haziran 2014 Pazar

Yeni Mazda 2, Dizel Motorla Geliyor

Hazumi konsept otomobili/Yeni Mazda 2
Mazda ailesinin en küçük üyesi 2015 yılında yenicelenecek. Model gamının diğer üyeleri 3, 6, ve CX-5 gibi KODO tasarım felsefesine kavuşacak model, sadece tasarımıyla öne çıkmayacak gibi duruyor. Mazda cephesinden önceki günlerde yapılan açıklamaya göre, yeni Mazda 2'nin 1.5 litrelik yeni bir dizel motora sahip olacağı doğrulandı. 
Hazumi konsept otomobili/Yeni Mazda 2
Mazda'nın güncel motorları gibi SKYAKTIV teknolojisine sahip olacak olan 4 silindirli dizel motor, 1500d/dak'da 250 Nm tork ve 4000d/dak'd 105 beygir güç üretecek. Yeni dizel ünite, 6 ileri otomatik ve 6 ileri manuel şanzıman opsiyonlarına sahip olacak. Fren enerjisi geri kazanımı sistemi i-ELOOP ve start/stop sistemi i-stop ile motorun rakiplerinden daha ekonomik ve çevreci olması öngörülüyor. Motorun salınım değerinin 90g/km CO2'in altında olması planlanıyor.
Hazumi konsept otomobili/Yeni Mazda 2
Dizel motorlu Mazda 2 sayesinde, Mazda 6'nın kusursuz tasarımı daha küçük bir bedende ve Türkiye'de yüksek vergi dilimine takılmayan bir kalple vücut bulacak. Bu sayede 2 litre motorlu Mazda 6 ile dilediğim, sokaklarda güzel KODO tasarımlı Mazda görme isteğim, küçük hacimli dizel motorlu Mazda 2 ile mümkün olacak. En iyisi, 2015 bir an önce gelsin..
Hazumi konsept otomobili/Yeni Mazda 2
--İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılar--
Yürüyen Heykel; Mazda 6 testine göz atın.

9 Haziran 2014 Pazartesi

Ayaklı Heykel; Mazda 6

Mazda 6
Bugüne kadar Akselerasyon'da test izlenimlerimi yayınlanan otomobillerden belki de en çekici tasarıma sahip olanı Mazda 6. Bu yüzden Mazda'nın akıcı tasarımına uygun olarak test yazısının girizgahını kelimelerle değil, daha görsel bir içerikle yapmak istedik. Çok kısa bir video çektik.
Bu arada bu test için yazı formatını da biraz değiştirdim. Videoyu izlediyseniz şimdi test boyunca aklımda kalanları maddeler halinde aktardıktan sonra motor, sürüş ve yakıt tüketimi kısmına odaklanmayı planlıyorum..
Mazda 6
  • Mazda 6, bence kendi sınıfında yollardaki en güzel görünen seri üretim otomobil. Tasarımında kusur bulmak gerçekten zor, her açıdan çekici çizgileri var. Öndeki güçlü ve atak görünümü, arkadaki sert bakışlı stoplar destekliyor. Yan yüzeyler boyunca devam eden dalgalı ve derin çizgiler, otomobilin tasarım felsefesi KODO'yu (hareketin ruhu) vurgular cinsten. Vişne çürüğü kırmızı rengi ise onu sadece daha da çekici kılıyor. Bu konu biraz göreceli, ama tasarım anlamında ben bu sınıfta Mazda 6'nın karşısına çıkabilecek bir rakip bulamadım. Yaşaysadı eğer, tasarım anlamında bu sınıftaki tek rakibi Alfa Romeo 159 olabilirdi diye düşünüyorum.
    Mazda 6
    Mazda 6
  • Otomobil hem trafikte hem otoparkta tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Öyle ki stajımın daha ilk haftasında ofiste Mazdalı çocuk diye hatırlanmaya başladım :)

6 Haziran 2014 Cuma

Yeni BMW X6 Tanıtıldı!

BMW X6
2008 yılından bu yana 250bin adede yakın satılan BMW'nin Sport Activity Coupé'si X6'nın 2. nesli dün BMW tarafından tanıtıldı. Yeni X6, ilk jenerasyonda olduğu gibi X5'in coupé karoser alternatifi olmayı sürüdüyor.  
BMW X6
BMW X6
Yeni X6'nın standart donanımı zenginleştirilmiş. Bi-xenon farlar, 8 ileri otomatik şanzıman ve direksiyon arkasındaki vites kulakçıkları, elektrikli bagaj kapağı, otomatik kararan iç dikiz aynası, çift bölgeli otomatik klima ve 19 inç jantlar artık standart (20 inçlik jantlar opsiyonel) donanımda. LED ön farlar, Bang&Olufsen profesyonel ses sistemi, navigasyon, gece görüş asistanı gibi teknolojik donanımları ise BMW ConnectedDrive opsiyonları altında kendine yer edinmiş.
BMW X6

3 Haziran 2014 Salı

Ice Karting: Bir İzmirli'nin Buzda Sürüş İle Buluştuğu An

Ice Karting Türkiye
Geçtiğimiz haftalarda Türkiye'deki en eğlenceli aktivitelerden biriyle tanıştım: Ice Karting. Adından anlaşılacağı gibi bu aktivite türünde buz üzerinde Karting araçlarıyla eğleniyorsunuz. Fotoğraflardan da anlaşılacağı gibi yanlamak serbest :)
Ice Karting Türkiye
Ice Karting Türkiye, Bursa'daki Korupark AVM'nin içinde yer alıyor. Eskinden buz pateni yapılan bir buz pistini patenlerden arındırıp çivili lastiklere sahip Karting araçlarıyla buluşturmuşlar. İyi ki de yapmışlar. İşletme müdürü Işıl Toker, Ice Karting'in Türkiye'de sadece Bursa'da olduğunu, ama yakın zamanda İstanbul'da da bir şube açmayı istediklerini söylüyor. 
Ice Karting'de kullanılan Karting araçlarının lastikleri çivili. 
Ice Karting Türkiye, Bursa Korupark AVM'de.
Işıl Hanım'la yaptığım kısa sohbetin ardından Yusuf'un eşliğinde piste iniyoruz. Güvenlik ekipmanlarını giydikten sonra artık sürüş için hazırım. Bu pistin jargonunda hız yapmak değil, küçük kontralarla yanlaya yanlaya virajlara girmek ve sürüşten maksimum keyfi almak var :) Ben de usulüne göre yapıp virajlarda yanlamaya başlıyorum. Karting aracını buz üzerinde sürmek gerçekten çok eğlenceli bir tecrübe. Son iki yıldır İstanbul'da yaşasam da uzunca bir süre kar görmeyen bir İzmirli olarak karda sürüşün son derece eğlenceli olduğunu burada keşfettim :) Şehir içinde karda kötü bir sürüş deneyimi olan tüm İstanbullular bence buraya gelip kar ile tekrar barışmalı...
Ice Karting Türkiye
Bu arada, pist gerçekten soğuk. Karting aracının hızıyla birlikte soğuğu daha fazla hissediyorsunuz. Evet, üşütmemek adına sarı polarlar pistte hazır bekliyor, ama ellerinizde eldiven yoksa büyük ihtimalle elleriniz benimkiler gibi donacaklar. 
Ice Karting Türkiye
Bursalıysanız zaten bu deneyimi kaçırmamışsınızdır, ama Bursa'da oturmuyorsanız da ne yapın edin yolunuzu Bursa'ya düşürün, bu eğlenceyi bir kez de siz tadın :)

Son olarak Ice Karting Türkiye yetkililerine, Işıl Hanım, Emre ve Yusuf'a teşekkürler. Ayrıca, haftasonu Bursa gezimizde Ice Karting Türkiye'yi ziyaret etmemizi sağlayan Derya'ya teşekkürler. 
Ice Karting'in sloganı "Yanlamak Serbest" piste varmadan sizi karşılıyor, ve olacaklar hakkında önceden ipucu veriyor :)