Renault Mégane CC. Cabrio Özgürlüktür.

Renault Mégane CC.

Her şey Eylül ayında Autocar Türkiye adına bir test aracı teslim almak için Renault Türkiye basın test aracı otoparkına girmemle başladı. Atlas Mavi renkli Magane CC ile ilk defa orada göz göze geldik. Akselerasyon'da test etmeyi düşündüm, ancak yoğunluğumdan dolayı bu model ile test programı talep etmeyi unuttum. Ta ki Ceyda'nın (@carandfashionn) paylaştığı fotoğraf sayesinde onu tekrar hatırlayana kadar...

Sizin de gözünüz bu arka tasarıma ilk başta
alışamadı, değil mi?

Tam o anda ve Aralık ayında olmamıza rağmen Renault'ya "Mégane CC hala gerçekse test programı yapmak istiyorum" dedim. Sağolsunlar, onlar da ben aracı kullanana kadar bekletmişler, satmamışlar. :) Bu sayede Mégane CC ile buluşup, bu sayfaya kadar geldik.

Mégane CC'nin Akselerasyon'a konuk olmasının hikayesini de böylelikle okumuş oldunuz. Şimdi gelin, hikayenin ana kahramanından biraz bahsedeyim.

Renault Mégane CC

Renault Mégane'ı sevdim, çünkü...

...cam tavan, coupe formundayken bile iç mekanın ferah olmasını sağlıyor.

Katlanabilir tavanın üst kısmı da cam. Yani, tavan kapalıyken bile iç mekanın oldukça ferah. Çok fazla güneş gelmesine karşı ise, cam tavanın perdesi görev için hazır bekliyor.

...çünkü en keyifli Mégane o! :)

Özgürlüğe düşkünlüğümünden midir bilinmez, cabrio otomobillerin bendeki yeri her daim ayrıdır. Mégane CC de bu konuda bir istisna değil.

CC'nin alışık olmadığım poposu, zamanla gözüme güzel gözükmeye
bile başladı. Yine de bu, bagaj kapağının deneyimlediklerim arasında
en ağır bagaj kapağı olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Mégane CC'yi kullandığım
tarihlerde hava sıcaklığı 10 derecenin altındaydı. Ne var ki, üstü açık yol almak oldukça keyifli. Bu yüzden hava sıcaklığı zaman zaman üstü açık seyretmeme engel olamadı.

Sahil ya da kasaba yolunda hızlı değil, ama keyifli bir şekilde üstü açık ilerlemek bu otomobilin kullanım kitapçığının ilk sayfasında kesinlikle belirtilmeli! :)

Cam tavan, tavan kapalıyken bile iç mekanın
ferah olduğu anlamına geliyor. Tavanın açılma/kapanma
işlemi yaklaşık 20 saniye sürüyor.

...yakıt tüketmemekte resmen direniyor.

Test otomobilinde Renault'nun tutumluluğuyla ünlü ve Mercedes-Benz'in kompakt modellerinde de (A, B, CLA) kullandığı 1.5 dCi dizel motoru görev yapıyordu. 4000 d/dak'da 110 bg maksimum güç ile 1750 d/dak'da 240 Nm maksimum tork üreten motora 6 ileri EDC otomatik şanzıman eşlik ediyordu. Mégane CC, sportif olmaktan ziyade "cool" olan bir

CC'nin iç mekanı, Megane HB/Sports Tourer ile tamamen aynı. Sportif
kadranlar, GT Line donanımının bir getirisi.

otomobil, bu yüzden motor performansı beklentilerimi karşıladı. Direksiyon sistemi konusunda da yüksek sportif beklentiler içinde değilseniz, mutlu olmanız zor değil.

Yakıt tüketimi ise, diğer dizel Renault modellerinde olduğu gibi göz doldurdu. İstanbul şehir içinde yüksek tempolu kullanımda ortalama tüketim değerim 7-7.5 litre/100km civarında seyrettti. Ekonomik kullanmaya çalıştığımda ise, bu değeri 6.5 litre/100km'ye indirmek zor olmadı. Tavan mekanizması yüzünden artan ağırlığın yakıt tüketimine olumsuz yansımasının
fazla olmaması iyiye işaret.

Devasa bagaj kapağının ardında 417 litrelik hacim mevcut. Tavan açıkken bu değer, 211 litreye geriliyor.

Renault Mégane CC'yi sevmedim, çünkü...

...bu tip otomobillerden koltuk ısıtma esirgenmemeli.

Bana sorarsanız her cabrio otomobilde koltuk ısıtma olmalı.

Özgürlüğüne düşkün, kışın bile evinin terasında mangal yapıp zaman geçirebilen ve cabrio otomobilinin tavanını her türlü hava şartından açmak isteyenler olabilir. (!) Ben de bu grubun içerisinde olduğumdan dolayı, onları en iyi ben anlarım. :) Aralık ayındaki cabrio testimde de hava ne kadar güneşli olursa olsun koltuk ısıtmanın eksikliğini hissetmedim desem açıkcası yalan olur.

Otomobilin tavanı, Alman Karmann firması tarafından üretiliyor.
Tavan yaklaşık 20 saniyede açılıyor/kapanıyor. Stoplarda
LED'ler de kullanılmış.

...tavan mekanizması otomobil hareket halindeyken çalışmıyor.

Mégane'ın üstünü ilk defa kırmızı ışıkta beklerken açmaya yeltendim. Yeşil ışık tahminimden erken yandı. Tavan tam olarak açılmamıştı ve işlem tamamlanana kadar arkamda bulunan sürücülerden haklı olarak fena küfür yedim.

Tavan mekanizması hiç değilse otomobil düşük hızlarda seyrederken de çalışmasını sürdürebilseydi fena olmazdı.

...arka koltuklarda diz mesafesi bırakmayı unutmuşlar.

Fluence ya da Mégane HB'deki kadar arka diz mesafesi beklemiyorum elbette, ama Mégane CC'nin arka diz mesafesi gerçekten zayıf. Tavan kapalı olduğunda baş mesafesinde pek sıkıntı yok, ancak sıfıra yakın diz mesafesi bu koltukların kullanımını zorlaştırıyor.

Endüstri mühendisi kimliğimle baktığımda bu durumun asıl sebebinin verimsiz tavan katlama sisteminden kaynaklandığını
söyleyebilirim. Tavan iki büyük parçadan oluşmak yerine üç ya da dört adet daha küçük parçadan oluşsaydı, katlandığı zaman bagajda daha az yere ihtiyaç duyardı. Bu da hacmin bagaj alanı yerine arka koltuklarda kullanılmasına imkan sağlardı. Tabii bu söylediklerim hep maliyet hep maliyet...

Sonuç

Renault Mégane CC.

Kendimi bildim bileli Renault farklı ve özel otomobiller üretmekten çekinmez. Eskilerin Vel Satis'i, radikal arka tasarımlı Mégane III HB'si, günümüzün Twizy'si, RS serisi, Zoe'si... Hepsi bu savımın oluşmasını sağlayan modeller. Bugün ise, Mégane CC ile birlikteydim ve o da zihnimdeki mevcut Renault imajını doğrular nitelikte özel ve farklı bir otomobil olarak hafızamdaki yerini aldı.

Katlanan tavanıyla Mégane hiç olmadığı kadar "cool" olmuştu. Evet, insanı şaşırtacak ya da "WOW!" dedirtecek kadar sıradışı bir özelliği yoktu, ancak genel kullanım özellikleri yeterli ve açılabilir tavanıyla keyif katsayısı yukarıda olan bir otomobildi.

Mégane CC'nin kullanım kılavuzu zaten oldukça basit ve net! Otomobili çalıştırın, üstünü açın ve sahil yoluna çıkın.

Keyifli sürüşler...