Yukarıdaki fotoğraf Türkiye'nin belki de en ünlü karayolu İstanbul E5'de çekildi. "Otoyol kıvamındaki bir karayolunda durup fotoğraf mı çektiniz yani, çılgın mısınız siz?" diye soran İstanbul dışındaki okuyucularımı gayet iyi anlıyorum; ama çılgın olan biz değiliz, İstanbul'un ta kendisi. İki sene önce İstanbul'a yeni gelmiş ve trafik nedir bilmeyen bir İzmirli olarak, ben de koskoca E5'te trafiğin durmasını son derece saçma buluyordum. Gelgelelim, bugün test çekimlerini Boğaziçi Köprüsü yolunda "durağan" trafikte yapar hale geldim. (Fikir babası Merve'ye teşekkürler)
Gerçekten 0 km/h, E5'in ortasında bildiğin duruyoruz!
Neyse ki sonunda köprüyle buluştuk. Škoda Rapid
Fotoğraf çekimlerini şehir yada doğa manzaralı güzel lokasyonlarda yapmaya gayret ediyorum. Kış dönemi yer ve zaman olarak birçok opsiyonlarımız olsa da yaz döneminde, kısıtlı bir zamanımız(haftaiçi mesai sonundan güneş batana kadar) ve Kartal'da staj yaptığım için Anadolu Yakası lokasyonları önceliğimiz var. Ne var ki bu sefer bir çılgınlık yapıp iş çıkışı trafiğiyle birlikte Avrupa Yakası'nda İstanbul'un eski yerleşim yerlerinden biri olan ve renkli evleriyle ünlü Balat'a gitmeye yeltendik. Trafik izin vermedi tabii. Bu yüzden Balat'ta fotoğraf çekimi yalan oldu. Trafikten kaçalım derken kendimizi yine eski yerleşim sayılabilecek semtlerden Kuştepe'de bulduk..
Škoda Rapid
Škoda Rapid, Kuştepe İstanbul.
Bu arada, durağan trafik sağolsun Rapid'i epey bir kurcalama imkanım da oldu. Çift renkli iç mekan gerçekten güzel gözüküyor. İşçilik ve ergonomi de son derece başarılı. Kabinin tek sıkıntısı "takır tukur" sert plastiğin çok fazla kullanılması. Burada Škoda'nın maliyet açısından akıllılık edip, sadece elinizin ve dirseğinizin değdiği noktalara(kapı çinde dirseğin temas ettiği yer, direksiyon, iki koltuk arasında dirseğin konulduğu alan, ve tüm kumanda düğmeleri) yumuşak dokunuşlu malzemeler yerleştirdiğini görüyorum. "Güvenli Alan"ın dışına çıkmazsanız sorun yok anlayacağınız...
Derli toplu ve göze hoş gözüken çift renkli iç mekanın tek olumsuz yanı sert plastiklere bolca yer verilmiş olması.
Arkadaki yaşam alanı C segmenti sedanlara(Jetta, Focus, Corolla...) kafa tutuyor
Rapid'in iç mekanı son derece geniş. Škoda'nın"buçuklu" stratejisinin bir sonucu, Octavia nasıl C-Buçuk'sa, Rapid de B-Buçuk segmentten. Yani; rakipleri Accent Blue, Rio gibi B segmenti sedan modellerinden yarım gömlek daha büyük. Uzun dingil mesafesi kendini özellikle arka tarafta gani gani hissettiriyor. Bir Škoda geleneği liftback karoser, 530 litrelik bagaja malzeme yüklemeyi çok daha kolaylaştırmış.
Fotoğrafçı, burada Rapid'in uçsuz bucaksız ovalar kadar büyük bagajını (530 litre) ve geniş yükleme ağzını yansıtmış :)
Rapid'in keskin bakışları, abisi ve babası Octavia ile Superb'den yadigar..
Fotoğraf ve video çekimleri için Rapid'e benimle birlikte toplam 5 farklı kişi bindi. 5 kişiden 3'ü otomobile ilk bindiğinde "dışarıdan göründüğünden daha büyükmüş" cümlesini kullandı. Biz de Ece ile hazırladığımız videoyu "Tahmininizden daha BÜYÜK" sloganıyla desteklemeye karar verdik. Ha bu arada, eğlenceli kısa tanıtım videosunu aşağıdan izlemeyi unutmayın.
Genişlik dışında Rapid'in elinin en güçlü olduğu noktalardan biri de yakıt tüketimi. Test aracı, 90 beygir güç üreten 1.6 TDI dizel motora ve 7 ileri otomatik DSG şanzımana sahipti. Daha iki hafta önce bu kombinasyonun 105 beygirlik versiyonunu Superb'de test ettim, ama onda Rapid'deki kadar düşük yakıt tüketimi değerlerine ulaşamamıştım. Rapid'le uzun yolda 4 ile başlayan tüketim değerlerine inebildim, arabayı teslim almaya geldiklerinde ise yol bilgisayarından en son 5.4litre/100km'yi (yaklaşık 300km-karma tüketim) okudum.
Gsterge paneli ve Maxi-dot yol bilgisayarı ekranı diğer Škoda modellerden tanıdık.
İşini yine iyi yapan DSG'yle beraberiz. Škoda Rapid
Bu arada Rapid'in kataloguna baktığımda, manuel şanzımanlar aynı 1.6 dizel motorun manuel şanzımanla alındığında 105 beygir güç ürettiğini gördüm sunulduğu gördüm. Manuelin performansa katkısının(0-100 hızlanması 1.5 saniye daha iyi) yanında cebinize de 5500TL'lik bir katkısı var. "İlle de otomatik! isterim" diye tutturan bir eşiniz yoksa bence manuel şanzımanlı kombinasyon daha mantıklı bir seçenek gibi gözüküyor.
Škoda Rapid
Son olarak, fotoğraflar için Hikmet Cemal'e, video içinse Ece Yılmaz'a teşekkürler. Ayrıca, trafikte fotoğraf çekiminin fikir babası Merve'ye teşekkürler :) (En üstteki fotoğrafta yolcu koltuğunda oturuyor.)
Asfalt dışına çıkmaya hevesli Peugeot 2008 Active 1.6 e-HDi S&S ile Tekirdağ Bağ Rotası'ndaki bir bağ evine, Chateau Nuzun'a, keyifli bir yolculuk gerçekleştirdik. Yolculuk notlarına ulaşmak için buraya tıklayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Düşüncelerinizi yorumlarda paylaşın..