27 Eylül 2014 Cumartesi

#BloggerStajda - Volvo'nun PR Ajansında Staj Yapmak

Neden İletişim Ajansı?

2014 yaz stajlarımda ana hedefim, marka tarafı ve ajans tarafı olmak üzere "Otomotiv Sektöründe Kurumsal İletişim" madalyonunun iki yüzünü de deneyimleyebilmekti. İşe yaz başında marka tarafıyla başladım. Toyota Türkiye Kurumsal İletişim Departmanı'nda stajımı başarıyla tamamladım. Ardından, sıra ajans tarafına geldi. Madalyonun bu ikinci yüzünü ise, Volvo Car Türkiye'nin de tüm iletişim çalışmalarının en büyük destekçisi bernaylafem iletişim ve marka yönetimi'nde Eylül ayında dört hafta boyunca deneyimledim. 
"Bu ajans Volvo'nun iletişim ajansı" dedirten ayrıntılarla ofisin her yerinde karşılaşmak mümkün..
Benaylafem Hakkında

Kulağa ilk başta Fransız ismi gibi gelse de bernaylafem %100 Türk ismi :) Berna Sağlam Naipoğlu ve Fem Güçlütürk tarafından 2004 yılında kurulmuş. İletişim dünyasında isimleri başarılı işleriyle bilinen bu iki deneyimli iletişimci, bu yüzden ajanslarının isminde de kendi isimlerini kullanmaktan çekinmemişler. Bugün, ajansa Berna Hanım başkanlık ediyor. Fem Hanım ise, ajanstan ayrılmış ve geçtiğimiz senelerde kurduğu bitki atölyesi labofem'e yoğunlaşmış durumda. Yine de bernaylafem'in çalışmalarına (özellikle yeni proje yaratım süreçlerinde) destek vermeye devam ediyor.
Toplantı odasında bir toplantı sonrası. (Soldan Sağa) Cansu, Fem, Şebnem, Mert(ben), Mısra, ve Bilge.
Bernaylafem, 2014 Eylül itibarıyla Volvo Car Türkiye, JotunCoca ColaMars Athletic, Mastercard gibi aklıma ilk gelen büyük firmalara iletişim ve marka yönetimi hizmetini sunuyor. Açıkcası benim ilgimi en başından beri Volvo dışındakiler pek çekmedi :) Zaten ajansa asıl geliş sebebim, bir otomobil markasının ajans kısmında yürüttüğü çalışmaları deneyimlemek ve içinden otomobil geçen işler yapmaya devam etmekti.. 
 Eylül Ayı Saış Kampanyası Bültenini Hazırlarken..
İletişim Ajansında Ne İş Yaptım?

Ajansın tüm müşterileri için çeşitli işler yaptım. (İtiraf edeyim, Volvo'nunkileri daha bir severek yaptım) Bu işler, basın etkinliğinin kurgulanmasına yardımcı olmak da oldu, basın bültenini hazırlamak da. Dijital basın veritabanını da genişlettim, müşterilerimiz hakkında basında ve portallarda(dijital yayınlarda) çıkan yansımaları da derledim... Tüm bu yoğunluğun yanında, sabahları peynirli omlet partisi vermekten de geri kalmadım :)
Sabahların vazgeçilmezi, peynirli omlet partisi.
Yukarıdaki fotoğraf tek başına bile bernaylafem'in ofis ortamının ne kadar sıcak ve rahat olduğunun bir kanıtı. Bir kurumsal firmada oluşması güç aile-ev ortamı burada var. Benim kişisel yorumum bu mutlu ekosistemin, ortaya çıkan başarılı sonuçlarda oldukça yüksek bir etkisinin olduğu yönünde.

Ajans vs. Marka

Toyota Türkiye ile kıyasladığımda ajanstaki iş temposunun bir nebze daha yoğun olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca, rutinin dışında müşteri tarafından gelen ve deadline'ı çok uzak olmayan işler, tempoyu daha da artırıyor. Bir de markaların kurumsal iletişim departmanları sadece kendi markalarıyla ilgili işler yaparken, ajanslar (örnek veriyorum) 10 marka ile aynı anda ilgileniyor. Bu da yoğunluğu artıran temel etkenlerden. 



Bu yoğunluk asla olumsuz algılanmasın tabii. İşini seven ve çalışma ortamından memnun birisi, zaten yoğunluğun y'sini hissetmiyor. Mesela ben bile bu kısa birliktelik süresinde, sabah çalışmaya değil de arkadaşlarla buluşmaya geliyor gibi hissediyordum.

Son Söz ve Bir Sonraki Durak

Özellike Şebnem, Pınar ve Mısra'ya ve de tabii ki Berna Hanım'a güzel bir stajı daha geride bırakmamı sağladıkları ve tüm destekleri için bir kez de buradan tekrar teşekkür ediyorum.

Bir sonraki #BloggerStajda yazısı, tahminen 2015 yaz aylarında gelecek. Ve de yüksek ihtimalle kurumsal bir otomobil firmasının üretim, planlama yada satış bölümü ile ilgili olacak. Hatta, otomotiv sektöründe deneyimli ve bilgili stajyer arayışında olanlarla linkedin'den iletişime geçebiliriz ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi yorumlarda paylaşın..